Saturday, April 23, 2016


GERGİN BEKLEYİŞ (23 Nisan 1915)


18 Mart’ta Çanakkale Boğazı’nın girişinde acı bir yenilgi tatmış olan Müttefik Kuvvetleri donanmalarını geri çekmişler ve bir taraftan yaralarını yalarken bir taraftan da Osmanlı mülküne tekrar saldırmak üzere hazırlıklarına devam ediyorlar. Büyük Biritanya’nın kara kuvvetleri ve onları Gelibolu’ya taşıyacak olan askeri ve sivil gemiler Limni Adası’nın Mondoros Limanı’nda toplanmış bekliyor.

Buna karşılık, Türk kuvvetleri de düşmanın olası saldırısına karşı savunmaya hazırlanıyor. İngiliz donanmasının Limni Adasın'da büyük bir hazırlık içinde olduğu biliniyor. Düşmanın saldıracağı kesin. Ancak, saldırının nereden geleceği, dolayısı ile sınırlı sayıdaki birliklerin nerede konuşlandırılması konusunda Osmanlı ordusunun üst düzey komutanları arasında görüş ayrılığı var. Çanakkale Boğazı ve Gelibolu Yarımadası’nın savunması ile görevli 5inci Ordu’nun başındaki Mareşal Otto Liman von Sanders, Müttefik kuvvetlerinin Saros körfezinin sonuna kadar ilerleyip, çıkartmaya oldukça uygun olan Bolayır, Kavak ve Kocadere köylerinin sahillerinden yükleneceklerini düşünüyor. Bu nedenle, Ecabat yakınında ihtiyat gücü olarak konuşlanmış olan 57nci piyade alayının sözkonusu bölgeye çekilmesini istiyor. 57nci alayın bağlı olduğu 19uncu fırkanın başında ise Yarbay Mustafa Kemal var. Mustafa Kemal, İngilizler’in boğazı daha kolay kontrol edebilme amacı ile hemen hemen Gelibolu yarımadasının tamamına hakim bir yükseklikte olan Kireç (Alçı) Tepe’yi hedef alacaklarını, bu nedenle Anafartalar köyü yakınlarında karaya çıkmak isteyeceklerini tahmin ediyor. Bu nedenle çeşitli bahaneler uydurarak 57nci alayı Ecabat yakınındaki Bigalı köyünde tutuyor.

Gelibolu yarımadasının Ege Denizi'ne bakan batı kıyısında, Kabatepe ile Küçükkemikli burnu arasındaki 10 kilometreye yakın sahil şeridini savunma ile görevlendirilmiş Türk birliklerinde de gergin bir bekleyiş var. Saldırı belki bu gece, belki önümüzdeki hafta içinde her hangi bir akşam başlayabilir. Gelibolu yarımadasındaki Türk birlikleri sıkıntılı fakat tetikte bekliyor.

Cihan Koru

 

No comments: